ZİRAAT ODASI VE ÇİFTÇİLERİNİN 18. ZEYTİN HASATI NEDENİYLE AYVALIK TİCARET ODASI’NA TEPKİLERİ

Ayvalık Ziraat Odası Yönetim Kurulu ve  üyelerinin yanı sıra kırsal mahalle muhtarlarıyla birlikte,yaptığı basın açıklamasında ,18.Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Festivali’nde  yapılan çalışmalar ile ilgili Ayvalık Ziraat Odası Başkanı Hasan Baysal,basın açıklamasında:”Basın açıklamamıza geçmeden önce değerli oda meclisi ve yönetim kurulu üyelerimize, katılımlarıyla bizleri onurlandıran köy muhtarlarımıza ve siz değerli basın mensuplarımıza hoş geldiniz demek istiyorum.

Barış ve huzura en çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde,özellikle belirtmek isterim ki; hiç bir şey insan onurundan ve hayatından daha değerli değildir. Filistin’de, tüm dünyanın gözü önünde, insanlık onurunu ayaklar altına alarak kadın, çocuk gözetmeksizin masum insanları katledenleri lanetliyorum.

bugün burada toplanma sebebimiz 13-19 Ekim 2023 tarihlerinde düzenlenmiş olan 18. Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat ve Turizm Festivalinde neden yer almadığımız hakkında kamuoyunu bilgilendirmektir.

Bu toplantıyı bugün, yani festival bittikten sonra yapmamızın sebebi, uzun yıllardır düzenlenmekte olan, zeytin-zeytinyağı sektörüne ve ayvalığımıza değer kattığına inandığımız bu festivalin ve katılımcılarının olumsuz etkilenmemesi, zarar görmemesidir. zira bu memleket için taş üstüne taş koyan herkese saygımız vardır. ancak bu durum cumhuriyetimizin 100. kuruluş yılında köylümüze, zeytin emekçisi çiftçilerimize,  çiftçilerimizin temsilcisi ve ülkemizin en büyük sivil toplum kuruluşu olan ziraat odamıza yapılan saygısızlık karşısında suskun kalacağımız anlamına da gelmez.

Ayvalık Ziraat Odası ve dolayısıyla zeytin üretimi yapan çiftçiler olarak bizler bu sene düzenlenen zeytin hasat festivalinde yer almadık, daha doğrusu dışlandık ve yok sayıldık. bu açıklamalarımızdan sonra sizlere ve kamuoyuna bizim için çağırdık gelmediler diyenler olacaktır. inanmayınız zira sloganından programına, düzenlenme tarihlerinden en ufak ayrıntısına kadar planlandıktan sonra gelin birlikte festival yapalım diyenleri hiç bir ciddi kurum aynen bizim de yaptığımız gibi dikkate almaz. Türk Çiftçisi ve onun temsilcisi ziraat odası konu mankeni ya da misafir sanatçı değildir.

Sizlere çiftçimizin, üreticimizin, köylümüzün bu festivalden nasıl dışlandığını örnekleriyle kısaca anlatmak isterim. köy muhtarlarımız da buradalar köy muhtarlarımıza festival davetiyesi verilmiş mi ? Hayır.  dolayısıyla köylülerimizin bu festivalden haberleri var mı ? Hayır. ayvalığın köylerinde herhangi bir etkinlik yapılmış mı ? hayır. festivalin herhangi bir etkinlik alanına köylerden insanlarımızın gidebilmesi için ulaşım aracı sağlanmış mı? hayır. peki ayvalık ta zeytin tayfası yada üreticisi emekçi kardeşlerimiz yokmu da. zeytin hasat yürüyüşüne bergama dan getirtildi. O zaman sormazlarmı size yapılan yürüyüş temsili, zeytin hasadı temsili, zeytinyağı üretimi temsili, eeeeee nerede gerçek olan çiftçi ???

Cumhuriyetimizin kurucusu, Mustafa Kemal Atatürk, bir konuşmasında, kadınlarımıza verdiği değeri şöyle ifade etmiş ve demiştir ki;

 “Dünyanın hiçbir yerinde ve hiçbir milletinde anadolu köylü kadınından daha özverili ve çalışkan olanı yoktur ve dünyada hiçbir milletin kadını ben anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte anadolu kadını kadar mücadele ve azim gösterdim diyemez. “

Atatürk ün bu sözünü şu nedenle hatırlatmak istedim. Bu sene düzenlenen zeytin hasat festivalinde yoga etkinliği yaptınız, yürüyüş ve spor etkinlikleri yaptınız, yelken yarışları, sergiler ve buna benzer birçok festivale renk katan etkinlikler yaptınız. iyi güzel de adı zeytin hasat festivali olan bir etkinlik yaparken festivalin düzendiği tarihler içinde yeralan “15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü “ nedeniyle çiftçi kadınlarımız için hiç bir şey yapmak aklınıza gelmedi mi, ya da yaptınız da biz mi göremedik. sizin çiftçi kadınlarımıza verdiğiniz değer kortejin önünde yürümeleriylemi sınırlı.

Atatürk, Adana çiftçileri tarafından şerefine düzenlenen yemekte şunları söylemiştir:“Diyebilirim ki hayatımda yaşadığım en yüce, en sade, en mutlu ve en samimî gece, bu gecedir. çünkü bu gece, çok derin saygılarla, sevgilerle bağlı bulunduğumuz milletimizin büyük çoğunluğunu oluşturan çiftçilerimizle aynı sofrada bulunuyorum. bu sofrada, onların emekleriyle meydana gelmiş ekmeği onlarla beraber yiyoruz.” Peki, siz festival davetiyelerinizde görünen ve görünmeyen sofralarınıza çiftçilerimizi niye davet etmediniz. ya da ettiniz de biz mi duymadık.

Zeytin binlerce yıldır süregelen milli ve yöresel değerimizdir. alınteriyle üreten, koruyan ve kollayan çiftçilerimizin eseridir. hiç bir kişi veya kurumun tekelinde değildir. Uluslararası Zeytin Hasat Festivali’ nin marka tescilini yaptırmakla da hiç kimsenin tekeline girmez. İşte tamda bu sebeple Cumhuriyetimizin yüzüncü kuruluş yılını kutladığımız bu çok özel yılda, etkinliklerin yüzüncü yılımıza yakışır ciddiyette ve dikkatte birlik ve beraberlik içinde olması gerekir di diye düşünüyoruz.

Pandemi dönemi dahil her zaman ve her yerde, sağlığını, hayatını riske atarak bıkmadan usanmadan üreten, ülkesini doyuran çiftçilerimizin kıymetinin hala anlaşılamamış olması, üretime ve üreticiye hak ettiği değerin verilmemesi bizleri fazlasıyla üzmektedir. biz yine de uyarımızı yapalım ve tekrar hatırlatalım. Çiftçiyi yok sayamazsınız, egolarınızla da kimsenin karnını doyuramazsınız. kişilerin gelip geçici, kalıcı olanların ise kurumlar olduğu malumdur. köylümüze ve çiftçimize hak ettiği değeri ve saygıyı her zaman olduğu gibi halkımız verir. başkalarının haddine değildir.  Bilinmesini isterizki söylenecek daha çok sözümüz var olsada bu noktada kalmakta fayda görüyoruz. daha önce de yaptığımız gibi, yeri ve zamanı geldiğinde çiftçilerimizle birlikte, tüm sektörü ve paydaşlarını kapsayan etkinliklerimizde buluşmak üzere son sözümüz;

Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ünde dediği gibi “ Köylü Milletin Efendisidir.” gerisi bizim için teferruattır. takdir kamuoyunundur.Sizlere katılımlarınız için teşekkür eder çiftçilerimize hayırlı bol bereketli bir hasat sezonu dilerim.” Diyerek sözü çiftçilere verdi.