ORTAK PAYDA AYVALIK…

Ayvalık Ticaret Odası’nın (ATO) bir önceki Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Büyükçıvgın, 18. Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Festivali ilgili yaptığı basın açıklamasında, şu sözlere yer verdi.

“ANLAM- DEĞER- BAŞARI VE SÜREKLİLİK KAZANIR”

ATO‘nun Önceki dönem başkanı Büyükçıvgln”Bu kurumun ictihatı, 100 yıldan beri süre-gelir. Bu gelenek; İlk kuruluş gününden itibaren, Rabbim yerlerinde huzur versin,  ilk üyesi ve kurucusu olan, Hacı Sezai Ömer Madra ve zeytin ağacının kutsiyetine inanmış diğer çiftçi- üretici-esnaf-tacir ve emekçilerin müteşebbüs ruhlarını şad eder. ATO 18. Hasat Festivalini düzenlemiştir. Düzenlenen ilk 16 Festivalin tamamında, gerek Komite Üyesi ve gerekse Komite Başkanlığı görevlerinde bulundum. Hiç bir sözlü- yazılı beyan ve beyanatlarımızda BİRLİKTE çalıştığımız, BİRLİKTE emek verdiğimiz çok değerli Kurumlarımızı ” PAYDAŞ” diye nitelemedik. Çünkü;  milyonlarca insanı temsil eden, mazisi emeklerle bezenmiş bu Kurumlar, Paydaşlık seviyesine indirgeyeceğimiz Kurumlar değil, erek BİRLİKTELİĞİ yaptığımız kurumlardı… Festivaller, amatör ruhla ve fakat, bir o kadar da profesyonelce hazırlanıp, Kentin ilgili tüm katmanlarının gönüllüleri  işin içine katılıp, maximum emek ve ORTAK AKILLA yapılırsa; ANLAM- DEĞER- BAŞARI ve SÜREKLİLİK kazanır, gayrısı; Sultanın sofrasında oturan alimin verdiği fetva gibi, itibarsız ve şımarık sofralarda kalır.

“KİMSE ROL ÇALMAYA ÇALIŞMASIN…”

Ülkemizde yıllık kişi başına tüketilen zeytinyağı  miktarı 2006 yılında 0.8 litre iken, bu rakam son 16 yılda, 1.8 litreye, kameralara yalancı gülücüklü pozlar veren, kripto,  kime ve hangi kulübe hizmet ettiği bizce malum pigmelerin değil, sektörü kucaklayan, bu sektöre 16 yıl karşılıksız ve mesai gözetmeden emek veren, ciddiyeti timsal edinmiş, ATO Başkan ve Yöneticilerinin ve bir o kadarda sağduyulu sektör temsilcilerinin vizyon ve misyonuyla ulaşılmıştır. Ayvalık Uluslararası Zeytin Hasat Festivalini başlatanda, Ayvalık Zeytinyağı Coğrafi işaretini alanda, ATO Duyusal analiz Laboratuvarını kuranda ( Yönetimde olmasa da bu noktada Hüseyin Bozkurt’un emeklerini inkâr edemeyiz ), Uzman Kimyager Ümmühan Tibet nezaretinde bu gün dahi uzman tadımcı olarak görev yapan, bütün uzman tadımcıları yetiştirende, işte bu vizyon ve misyon sahibi kadroydu. Kimse rol çalmaya çalışmasın, kimse emek hırsızlığı yapmasın! Twiss yapmanın dışında, her hangi bir yeteneğiniz varsa, sektöre ihtiyacı olan başkaca hizmetler yapın da, bizde alkışlayalım… Festival sürecinde, bazı basın mensupları ve panel konuşmacılarının,  benimle reel olarak paylaştıkları 3.kişi tarafsız gözlemleri ve benimde ekseriyetle gördüğüm; Kent bütünleşik kültürünün, kente topyekün kazanımlar sağlayacağı ananevi-ruhtan uzaklaşılıp; sanki büyük AVM lerde, özel şirketlerin tanıtımını önceleyen maddesel-mantığın, halkı dışlayan, ya tutarsa acınası-prototip denemesinin yapıldığıydı!.. Aşağıda fotoğrafını paylaştığım ve 2019 yılı Ekim ayı sonunda düzenlediğimiz, 15. Zeytin Hasat Festivali davetiyesinde de görüleceği üzere, Protokol sırasında bile, nezaket- liyâkat-emeğe saygı geleneği çizgisinde, ATO’nun logosunu, hep son sıraya koyduk, bizler kurucularımızdan aldığımız bu terbiyeyle, bu kuruma hizmet ettik.

“BİRLİĞİ VE DİRLİĞİ BOZMAK, “BÖL-PARÇALA-YÖNET-YUT” KULÜBÜ”

ASALET; bu Kurumun kuruluşundaki felsefededir, asalet Zeytin pazarında satılmaz, “ASALET SOYDAN GELİR”. Kral olan; Kralım demez, Krala; Kral derler…” Görgüsüzü Padişah yapmışlar, önce Babasını kesmiş”…Anlaşıldı; bu zat bu işi beceremeyecek, testiyi çatlattı ama, mazallah hiç olmassa testiyi kırmadan, önümüzdeki yıllarda bu işin organizasyonunu,  Ayvalık Belediyesi’ne ve oradaki ehil kadrolara devredip, oluşturulacak yetkin tertip komitesi, Kentimizin ilgili tüm kurumlarıyla BİRLİKTE, Festivali gerçekleştirmelidirler… Rüştünü ispatlama telaşıyla hata üstüne hata yapıp, oyundan alınıp- kadro dışı kalanlar, yeterince antreman yapıp, asıl kadroya girmeyi hak etmedikçe, yedek kulübesinde dahi oturtulmamalıdırlar… Unutmayalım ki; önemli olan iktidar olmak değil, muktedir olabilmektir. BİRLİĞİ ve DİRLİĞİ bozmak, “böl-parçala-yönet-yut” kulübünün, top secret- kamufle görevlilerine ezberlettiği one number değişmez taktiğidir. Maalesef böyle. Bense hüsnü-niyet tarafında,  en ufak bir umut ışığı görseydim, nacizhane- mecburen ve hiç istemezken, bu ergeni, kamuoyu önünde okşamak zorunda kalmazdım… Bizler umudunu yitirip, doktrinlerini satıp, er-meydanını terkedecek karakterler değiliz. Bilir ve inanırız ki” Gelecekte bir gün gelecek”…Karanlığın vadesi, güneş doğana kadardır…Son söz; “Kılıçla yaşayan, Kılıçla ölür”… Saygılarımla.” Diyerek, basın açıklamasına  son verdi.